Boşanma davası sonucunda verilen boşanma kararının kesinleşmesiyle evlilik birliği sona erer. Bununla birlikte boşanma kararının evlilik birliğini sona erdirmenin yanında başka sonuçları da bulunmaktadır. Bu yazımızda boşanma kararının farklı yönlerden sonuçlarını inceleyeceğiz.
Türk Medeni Kanununa Göre Boşanma Kararı Sonuçları
1.Boşanma kararıyla birlikte evlilik birliği sona erdiğinden eşler yeniden evlenebilir.
Boşanma kararının kesinleşip evlilik birliğinin sona ermesiyle boşanmış olan eşler yeniden evlenebilirler. Türk Medeni Kanunu madde 132 boşanmış olan kadınlar için bir bekleme süresi düzenlemiş olup söz konusu düzenlemeye göre boşanmış olan kadının yeniden evlenebilmesi için üç yüz gün geçmesi gerekmektedir. Kadının bu sürede doğum yapması üzerine bekleme süresi sona ermektedir. Bununla birlikte boşanmış olan kadının önceki evliliğinden gebe olmadığını ispat etmesi veya boşanmış olan eşlerin birbirleriyle tekrardan evlenmek istemeleri halinde hakim tarafından bekleme süresi kaldırılacaktır.
2.Eşlerin bağlı olduğu mal rejimine uygun olarak mal rejiminin tasfiyesi yapılır.
Kanunumuzda dört çeşit mal rejimi düzenlenmiş olup bunlar;
Yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi
Mal ayrılığı rejimi
Paylaşmalı mal ayrılığı rejimi
Mal ortaklığı rejimidir.
Türk Medeni Kanunu madde 225 gereğince boşanma kararı verilmesi halinde mal rejimi dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere sona erer. Sonrasında eşlerin bağlı olduğu mal rejimine ilişkin hükümler uygulanarak mal rejimi tasfiye edilir.
3.Eşler boşanma kararı sonrasında evlenmeyle kazanılmış olan kişisel durumlarını korurlar.
Boşanma kararı eşlerin evlenmeyle kazanılan kişisel durumlarına da etki eder. Evlenmeyle kazanılan kişisel durum erginlik, kayın hısımlığı, vatandaşlık ve soyadıdır. Türk Medeni Kanunu madde 173 boşanan kadının kişisel durumunu düzenlemiştir. Buna göre kadın boşanma halinde evlenmeyle edindiği kişisel durumunu korur. Bununla birlikte boşanan kadın kural olarak evlenmeden önceki soyadını yeniden alır. İstisnai olarak boşanan kadın menfaati bulunduğu ve bu durumun boşandığı eşine zarar vermeyeceğini ispatladığı takdirde eski eşinin soyadını kullanmaya devam edebilir. Kanun her ne kadar boşanma kararının boşanan kadının kişisel durumuna olan etkilerini düzenlemiş olsa da boşanan erkeğin de evlenmeyle kazandığı kişisel durumunu koruyacağı açıktır. Söz konusu düzenleme erkekleri de kapsayacak şekilde değerlendirilmelidir.
4.Eşlerin birbirlerine karşı olan miras hakları sona erer.
Boşanma kararı sonrasında eşlerin birbirlerine karşı miras hukukundan doğan tüm hakları sona erer. Eşler birbirlerinin yasal mirasçısı olamazlar. Ayrıca eşlerin evlilik birliği içerisindeyken birbirlerine lehine yaptıkları ölüme bağlı tasarruflar kendiliğinden hükümsüz kalır.
5.Eşlerin birbirlerinden olan alacaklarına ilişkin zamanaşımı işlemeye başlar.
Türk Borçlar Kanunu madde 153 bent 3’e göre evlilik birliği devam ettiği sürece eşlerin birbirinden olan alacaklarına ilişkin zamanaşımı işlemeye başlamaz, şayet işlemeye başlamışsa durur. Boşanma kararının kesinleşmesiyle bu alacaklara ilişkin durmuş olan zamanaşımı hiçbir işleme gerek kalmaksızın kendiliğinden durduğu yerden işlemeye başlar.
6.Karar ile birlikte eşlerin müşterek çocukları hakkında da birtakım sonuçlar doğar.
Boşanma kararının çocuklar yönünden sonuçları kendiliğinden doğmamaktadır. Hakim bu sonuçları boşanma kararında ayrıca düzenler. Buna göre boşanma kararında çocuklara yönelik düzenlemeler velayet, çocukla kişisel ilişki kurulması ve iştirak nafakası hususlarıdır.
-Müşterek çocuğun velayeti: Çocuğun velayeti evlilik birliğinde birlikte kullanılırken boşanma kararı sonucunda müşterek çocuğun velayeti hakim tarafından anne veya babaya verilir. Hukukumuzda velayetin eşlerden hangisine verileceği hususu keskin çizgilerle düzenlenmemiş olup bu konuda hakime geniş bir takdir yetkisi verilmiştir. Türk Medeni Kanunu madde 182 ile düzenlendiği üzere hakim çocuğun velayeti hususunda karar verirken anne ve babayı dinleyebilir, şayet çocuk vesayet altındaysa çocuğun vasisinin ve vesayet makamının görüşünü de alabilir. Bununla birlikte hakim çocuğun en yüksek menfaati dışında hiçbir şey ile bağlı değildir. Ayrıca belirtilmelidir ki bu hususta anne ve babanın anlaşmış olması da hakimi bağlamaz. Hakim somut olayı değerlendirerek çocuğun yüksek yararına uygun olarak velayet hakkında hüküm kurar.
-Çocukla kendisine velayet verilmemiş olan ebeveyni arasında kişisel ilişki kurulması: Boşanma kararıyla kendisine velayet verilmemiş olan eş müşterek çocuk ile kişisel ilişki kurma hakkını sürdürür. Bu husus Türk Medeni Kanunu madde 323 ile düzenlenmiştir. Çocukla kişisel ilişki kurulması hususu değerlendirilirken hakim anne ve babayı dinleyebilir, çocuğun vesayet altında olması durumunda vasisinin ve vesayet makamının da görüşünü alabilir. Bütün bunların yanında hakim takdir yetkisini kullanarak çocuğun en üstün yararına uygun olarak çocukla kişisel ilişkisi kurulması hakkında hüküm kurar.
-Çocukla üçüncü kişiler arasında ilişki kurulması hususu: Türk Medeni Kanunu madde 325 ile düzenlendiği üzere olağanüstü bir halin varlığı halinde çocuğun en yüksek menfaatine uygun olacak şekilde üçüncü kişilere de çocukla kişisel ilişki kuruması hakkı verilebilir. Bu kişilerle sınırlı kalmamak üzere kanunda bu hak özellikle hısımlara tanınmıştır. Hısımlarla birlikte şartları oluştuğu takdirde çocuğun üvey annesi veya üvey babası, çocuğa uzun süre bakım vermiş olan bakıcısı ve benzeri kişiler de bu hakka sahip olabilir.
-Çocuk hakkında iştirak nafakasına hükmedilmesi: Türk Medeni Kanunu madde 182 gereği kendisine velayet verilmemiş olan eş müşterek çocuğun bakım ve eğitim ihtiyaçlarına ekonomik gücüne uygun oranda katılmak zorundadır. Boşanma davası devam ederken müşterek çocuk lehine tedbir nafakası adı altında hükmedilen nafaka boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren iştirak nafakası olarak devam eder. İştirak nafakasına talep üzerine veya çocuğun üstün menfaati gerektiriyorsa hakim tarafından resen hükmedilebilir.
İzmir boşanma avukatı olarak, boşanma sürecinin tüm yönleriyle anlaşılması ve müvekkillerin haklarının korunması için uzman bir avukatın rehberliği önemlidir. İzmir’de faaliyet gösteren boşanma avukatları, müvekkillerine bu süreçte hukuki destek sağlayabilir ve sonuçların adil bir şekilde çözülmesine yardımcı olabilir. Diğer yazılarımıza göz atmak için linke tıklayabilirsiniz.
Stj.Av.Çağla ErsungurAv.Harun Ümit Eren
Av. Harun Ümit Eren ve Av. Bahadır Gökhan Kaya’nın 2016 yılında kurmuş olduğu Kapital Hukuk Bürosu; değişen ve globalleşen dünyaya müvekkillerinin uyumlanmasını hedefler. Bünyesindeki avukatları, sigorta uzmanları ve icra ekibiyle, ticari faaliyetler için yurtiçi veya uluslararası alanda Ticaret Hukuku, İş Hukuku, Sigorta Hukuku, İcra-İflas Hukuku ve Vergi /SGK Hukuku alanlarında yoğunlaşarak daha kaliteli ve kapsamlı hizmet vermeyi hedefler.
Bir Yanıt