ANONİM ŞİRKETTE AZINLIK HAKLARI

Bu yazımızda Ticaret Hukuku kapsamında düzenlenen anonim şirkette azınlık hakları ayrıntılı olarak ele alınacaktır.

GİRİŞ

Anonim ortaklıkta çoğunluğun iradesine karşı korunmak istenen azınlığa çeşitli haklar tanınmıştır. Bu haklar ile söz konusu azınlığın çoğunluğun karşısında güçlü bir pozisyonda kalmasını amaç tutar.

Anonim şirketlerde karar alınabilmesi için çoğunluk ilkesi esastır. Halbuki mutlak olarak çoğunluğa göre karar almak kimi zaman çoğunluğa nazaran, daha az payı elinde bulunduran pay sahiplerinin menfaatleriyle ters düşebilir. Dolayısıyla azınlık konumundakilerin korunması gerekmektedir.

İlaveten pay sahiplerine tanınan azınlık hakları, anonim ortaklıktaki çıkar çatışmalarının önlenmesi, ortaya çıkan uyuşmazlıklarda çoğunluk ve azınlık pay sahipleri arasındaki dengenin sağlanmasına hizmet eden bir kurumdur.

Bu hakların kullanılabilmesi için hak sahipleri tarafından ileri sürülmesi gerekmektedir. Azınlık hakları hem Türk Ticaret Kanunu hem de Sermaye Piyasası Kanunu’nda kanuni düzenlemelerle güvence altına alınmıştır.

AZINLIK HAKLARI NEDİR?

Azınlık hakları, çoğunluğa karşı azınlığı korumayı amaçlayan haklardır. Kıta Avrupası hukuklarında koruyucu haklar olarak nitelendirilen hak grubu içerisinde yer alır. Azınlık haklarının söz konusu olduğu hallerde çoğunluğun değil, azınlığın istediği olur.

Azınlık hakları, azınlığın tek taraflı irade açıklamaları ile bu hakkın kullanılması talebinin yöneltildiği organın iznine bağlı olmaksızın kullanılabilirler. Bir azınlık hakkının kullanılması, bir başka azınlık hakkının kullanılması şartına bağlanamaz.

TTK uyarınca sermayenin belirli bir kısmını temsil eden pay sahiplerine, birtakım haklar tanımıştır. Kural olarak azınlık hakları, halka açık olmayan anonim ortaklıklarda sermayenin onda birini, halka açık anonim ortaklıklarda ise sermayenin yirmide birini temsil eden pay sahiplerine tanınmıştır. Sermayenin onda birinden daha az paya sahip olan pay sahipleri, azınlık oluşturamayan pay sahibi kavramı içinde kalırlar. Ancak birleşerek azınlık haklarını kullanabilirler. Azınlık oluşturamayan pay sahipleri TTK ’ya göre yalnızca bireysel haklarla korunmaktadır.

Azınlık hakları ikiye ayrılır:

  • Olumlu azınlık hakları,
  • Olumsuz azınlık hakları.

Kanun hükmüyle kabul edilen bu kuralın, ana sözleşme ile düzenlenecek bir hükümle bu oranın azaltılması veya arttırılması tartışmalı bir husustur. Esas sözleşmemenin sadece kanunun açıkça izin verdiği hallerde, kanunda düzenlenen hükümlerden farklı bir hüküm içerebileceğini TTK m.340 vurgular.

TÜRK TİCARET KANUNU KAPSAMINDA DÜZENLENEN AZINLIK HAKLARI NELERDİR?

  • Belirli grupların yönetim kurulunda temsil edilmesi (TTK m.360)
  • Genel kurul toplantısına çağırma ve madde ekleme hakkı (TTK m.411- m.412)
  • Toplantı ve karar nisabı (TTK m.418- m.421)
  • Finansal tabloların değerlendirilmesine ilişkin genel kurul toplantısını erteleme talebi hakkı (TTK m.420)
  • Bilgi alma ve inceleme hakkı (TTK .437)
  • Özel denetçi talep etme hakkı (TTK m.438)
  • Genel kurulun reddi (TTK m.439)
  • Nama yazılı pay senetlerini basma talebi hakkı (TTK m.486)
  • Haklı sebeplerle mahkemeden şirketin fesih davasını açma hakkı (TTK m.531)
  • Kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin ve yöneticilerinin ibra edilmesini engelleme hakkı (TTK m. 559)

SERMAYE PİYASASI KANUNU KAPSAMINDA DÜZENLENEN AZINLIK HAKLARI NELERDİR?

  • Kayıtlı sermaye sisteminde azınlığın dava açma hakkı (SPK m.18/6- m.93)
  • Ortaklıktan çıkarma hakkı ve satma hakkı (SPK m.27)
  • Genel kurul toplantılarında gündeme madde ekletme ve gündem maddelerine ilişkin kararların taslaklarının görüşmeye sunulmasını isteme hakkı (SPK m.29)

OLUMSUZ AZINLIK HAKLARI NELERDİR?

Olumsuz azınlık hakları, azınlığın olumsuz oy kullanması ile kararın oluşmasına engel olduğu durumları ifade eder. Çoğunluğun karar almasını engellemeye yöneliktir. Olumsuz azınlık hakları, sulh ve ibraya engel olma ve ağırlaştırılmış çoğunluk hallerinin varlığı başlıkları altında incelenebilir.


  1. Sulh ve İbraya Engel Olma

TTK m. 559 uyarınca kurucuların, yönetim kurulu üyelerinin, denetçilerin, şirketin kuruluşundan ve sermaye artırımından doğan sorumlulukları, şirketin kuruluşundan dört yıl geçmedikçe sulh ve ibra ile ortadan kaldırılamaz. Bu sürenin bitimin sonra da sulh ve ibranın gerçekleşebilmesi için ayrıca genel kurulun onayına ihtiyaç duyulur.

Kuruluştaki sorumluluk sebebiyle azınlığa ibrayı engelleme hakkı tanınmıştır. Bu maddeye bağlı olarak dört yıllık süre geçtikten sonra da sulh ve ibra yapılabilmesi için azınlık pay sahiplerinin sulh ve ibranın onaylanmasına karşı çıkması durumunda ise sulh ve ibra genel kurul tarafından onaylanamaz ve geçerlilik kazanamaz. İbrayı engellemek için azınlıkta kalanların çekimser kalmaları yeterli olmayıp, açıkça aleyhte oy kullanmaları gerekir. Ayrıca bunun bir talep şeklinde ileri sürülmesi söz konusu değildir.


  1. Ağırlaştırılmış Çoğunluk Hallerinin Varlığı

Ağırlaştırılmış yetersayı halleri TTK kapsamında azınlık hakları içerisinde düzenlenmiş olmasa da doktrinde azınlık hakkı olarak değerlendirilmektedir. Genel kurul toplantılarında bazı konularda karar alınmasına ilişkin olarak kanun ağırlaştırılmış yetersayılar öngörmüş olabilir veya basit yetersayıların varlığı halinde de ana sözleşme değişikliği ile ağırlaştırılabilmesi mümkündür.

Ağırlaştırılmış yeter sayılara göre azınlık pay sahiplerinin genel kurul toplantısına katılmaması, çekimser veya olumsuz oy kullanması halinde kararın oluşmasına engel olurlar. Kanunda açlıkça düzenlenen m. 559 dışında, ancak kanunda düzenlen nitelikli toplantı ve karar yetersayılarının ana sözleşme ile ağırlaştırılmış̧ hallerde olumsuz azınlık hakkı söz konusu olur.

OLUMLU AZINLIK HAKLARI NELERDİR?

Olumlu azınlık hakları, yönetim kurulunda temsil edilme, genel kurulu toplantıya davet ve gündeme madde ekletme, finansal tabloların görüşmelerini erteleme, denetçinin azlini ve yenisinin atanmasını sağlama, özel denetçi atanmasını sağlama ve pay senedi basılmasını isteme haklarıdır. Bu haklar, TTK’nin azınlık iradesine üstünlük tanıdığı hallerdir.

Olumlu azınlık haklarında, azınlığın kendisine kanunen hak tanındığı noktalarda çoğunluk iradesine aykırı dahi olsa azınlığın irade beyanın haklı bir talep veya dava şeklinde kullanması ile ortaklığın iradesi olarak belirmesi sonucu doğar. Olumsuz azınlık haklarından farklı olarak olumsuz oy kullanılması yeterli değildir.

Azınlık bu kapsamdaki haklarını kullanması halinde istem; ortaklığı ve organlarını bağlar. Azınlığın talebinin dikkate alınmaması halinde yönetici ve denetçilerin sorumluluğu (TTK m.553) söz konusu olur.


  1. Yönetim Kurulunda Temsil Edilme Hakkı

TTK m.360 uyarınca ana sözleşmede öngörülmüş olmak şartıyla azınlığa yönetim kurulunda temsil edilme hakkı tanınabilir. Ana sözleşme hükmü kuruluşta konulabileceği gibi sonrasında buna bağlı olarak yapılan bir ana sözleşme değişikliği ile de yapılabilir.

Buna bağlı olarak azınlığın kendi tercih edeceği veya yönetim kurulu üyelerinin azınlık içerisinden önereceği arasından seçilir. Azınlık arasından seçilen ya da azınlığın önerdiği adayın seçilmesi haklı bir neden olmadıkça zorunludur.

İlaveten, bu kapsamda tanınacak temsil edilme hakkı halka açık anonim şirketlerde yönetim kurulu üye sayısının yarısını aşamaz.


  1. Genel Kurulu Toplantıya Davet ve Gündeme Madde Ekletme

Anonim ortaklıklarda genel kurul toplantısına nasıl ve kimlerin katılabileceği TTK m.411 ve m.412 kapsamında düzenlenmiştir.

Anonim şirketlerde genel kurulu azınlık pay sahipleri belirli koşulları taşıması halinde ortaklığın merkezinin bulunduğu yer Asliye Ticaret Mahkemesi toplantıya çağırır. Yönetim kurulu, azınlığın talebini açıkça reddetmiş ya da yedi iş günü içerisinde olumlu cevap vermemesi halinde azınlık, genel kurula çağrı talebi ile şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesine başvurabilir.

Azınlık pay sahiplerinin yaptığı çağrının yönetim kurulu tarafından kabul edilmesi halinde, genel kurulun en geç̧ kırk beş̧ gün içerisinde yapılmak üzere toplantıya çağırılması gerekmektedir. Yönetim kurulunun gerekli çağrıyı yapmaması halinde talepte bulunan azınlık pay sahiplerinin çağrıda bulunması mümkündür.


  1. Finansal Tabloların Görüşmelerini Erteleme

TTK m.420 uyarınca erteleme talebinde bulunabilmek için sermayenin onda birine ya da halka açık anonim ortaklıklarda sermayenin yirmide birine sahip olmak gerekmektedir, erteleme talebinde bulunanlar bu oranın altında bu madde hükmünün uygulanması mümkün değildir.

Azınlığın açıkça erteleme isteminde bulunması halinde genel kurul kararına gerek kalmaksızın, toplantı başkanının kararı ile görüşmeler bir ay sonraya bırakılır. Azınlık pay sahiplerinin erteleme talebinde bulunması yeterli olup ayrıca gerekçe göstermesine gerek bulunmamaktadır.

Azınlığın ikinci kez erteleme talebinde bulunulabilmesi ancak tabloların itiraz edilen ve muhalefet şerhi olarak tutanağa geçmiş̧ noktaları hakkında ilgililer tarafından genel kurula dürüst hesap verme ilkeleri uyarınca açıklama yapılmamış̧ olması halinde mümkün olabilecektir. Ek olarak ikinci kez bir erteleme talebinde bulunulduysa azınlığın gerekçe göstermesi zorunludur.


  1. Denetçinin Azlini ve Yenisinin Atanmasını Sağlama

TTK m.399 uyarınca sermayenin onda birini, halka açık anonim şirketlerde yirmide birini oluşturan azınlık pay sahiplerinin talebi üstüne mahkeme, ilgilileri ve seçilmiş denetçiyi dinleyerek denetçinin şahsına dair haklı bir sebebin gerektirmesi özellikle de taraflı davrandığı kuşkusunun var olması halinde başka bir denetçiyi atayabilir.


  1. Özel Denetçi Atanmasını Sağlama

Anonim ortaklıklarda genel kurul toplantıları bakımından gündeme bağlılık esastır. Bu kuralın istisnası olarak TTK m.438’de düzenlenen pay sahiplerinin özel denetim hakkıdır.

TTK’nin gerekçesinden yola çıkılarak özel denetçi atanmasını sağlama hakkı, azınlık hakları bakımından büyük önem taşımaktadır. İlaveten denetim raporu sonucuna göre sorumluluk davalarının söz konusu olabileceği ya da finansal tabloların görüşülmesinin ertelenebileceği ortaya konmuştur. Özetle azınlık haklarından alınmak istenen verimin gerçekleşmesi ancak özel denetçi mekanizmasının sağlıklı işlemesine bağlıdır.

İstemde bulunanlar; kurucuların veya şirket organlarının, kanunu ya da ana sözleşmeyi ihlal ederek, şirket yahut pay sahipleri zarara uğrattıklarını ispatladıkları takdirde mahkeme tarafından özel denetçi atanır.


  1. Pay Senedi Basılmasını İsteme

TTK m. 486 uyarınca nama yazılı pay senetlerinin bastırılmasını azınlığın talep etme şartı ile zorunlu kılınmıştır. Azınlığın talebine rağmen senetlerin bastırılıp dağıtılması halinde bir zarar doğmuşsa yönetim kurulu üyelerinin sorumluluğuna başvurulabilir.


  1. Şirketin Haklı Nedenle Fesih İsteme

Haklı nedenlerin bulunması halinde sermayenin onda birini, halka açık anonim şirketlerde yirmide birini temsil eden azınlık pay sahiplerinin, haklı nedenle fesih davası açma hakkına sahip olduğu TTK m.531’de düzenlenmiştir.

SONUÇ

Kanuni düzenlemelerle korunan azınlık hakları, anonim şirket gibi çok ortaklı bir ticaret ortaklığı içerisinde çıkar çatışmalarının ve azınlığın aleyhine olacak bir kararın çoğunluk tarafından alınmasının önüne geçilmesini, azınlık ve çoğunluk arasında denge kurulmasını sağlayan bir kurumdur.

Azınlığın, çoğunluk karşısında güçlü bir pozisyonda kalmasını sağlayan bu haklar ticari hayat için de oldukça önemlidir. Az sermayeye sahip yatırımcılara güven sağlar ve sektöre girişini kolaylaştırır.

Azınlık hakları bazı hallerde yetersayılara ulaşılması noktasında da önem arz eder. Kimi zaman çoğunluğun iradesinin aksini karar alınmasını sağlarken kimi zaman ise kararın oluşmasının önüne geçilmesi şeklinde karşımıza çıkar. Bu sebeple azınlık pay sahiplerinin haklarını bilmesi oldukça önemlidir.

Avukat İzmir olarak, hukuki konularda size rehberlik etmek ve sorularınıza cevap vermek için buradayız. Diğer yazılarımıza göz atmak için linke tıklayabilirsiniz.

Yaz Stajyeri Doğa KARATOSUN

Av. Harun Ümit EREN

Sosyal Medyada Bizi Takip edin

https://www.facebook.com/kapitalhukuk

https://www.instagram.com/kapitallegal/

https://tr.linkedin.com/company/kapi%CC%87tal-hukukv

Son Yazılar

Hukuki Yardım Al

Danışmak istediğiniz her konuda bize ulaşın!

BİZE ULAŞIN