Evlilik birliğinin yürütülmesinde asıl olan, eşlerin birbirinin hayatına duyduğu saygı çerçevesinde ve birbirlerine karşı sorumluluklarını yerine getirmesidir. Bu sorumluluğun herhangi bir sebeple yerine getirilmemesi halinde, eş kusurlu sayılabilecektir. Alkol kullanmak tek başına boşanmak için bir sebep değilse de, aşırı alkol tüketimi nedeniyle evlilik kurumu içerisindeki sorumluluklardan kaçmak ve bu sorumlulukları yerine getirmemek boşanma nedeni olarak kabul edilebiliyor. Bir başka deyişle Türk Medeni Kanunu ‘nun, evlilik birliğinin temelde sarsılmasına ilişkin 166. maddesi ile de ifade edilen şekilde boşanma davası açılabilmektedir.
Alkol alan kişinin, alkol kullanımını bağımlılık haline getirmesi eşlerin birbiri ile iletişimini kötü etkileyebileceği gibi, başka sorunları da beraberinde getirebiliyor. Bu durumda aşırı alkol tüketen eş, bakmakla yükümlü olduğu eşine ya da çocuklarına bakmayabiliyor veya çalışması gerektiği halde çalışmayabiliyor.
Alkol Kullanımı Boşanma Sebebi Sayılır Mı?
Evlilik kurumuna zarar veren hallerin, zarar gördüğünü iddia eden ve diğer eşin kusuru nedeniyle boşanmak istediğini ileri süren eş tarafından kanıtlanması gerekmektedir. Kanıtların boşanma davasına ilişkin dosyaya ibrazı ardından hakimin kararı ile aşırı alkol kullanımı ya da alkol bağımlılığı nedeniyle evlilik birliğinin sürdürülmesi çekilmez hale gelmişse, boşanma kararı verilebilmektedir.
Bunlar yanında, alkolün normal içicilik sınırı üzerinde tüketilmesi halinde, aşırı alkol tüketen eşin tazminata hükmedilebileceği mahkemelerce karara bağlanmıştır. Mahkemenin gerekçeli kararında “Eş görevini yerine getiremeyen koca, alkol tüketiminde ‘normal içici olma’ sınırlarını aşması nedeniyle zarar verdiği ailesine karşı yükümlülüklerini yerine getirememektedir. Çiftin evlilik birliğine zarar veren bu durumun davacı için artık çekilmez hal aldığı sabittir.” tespiti yer almıştır.
Anılan kararda, eşin aşırı alkol tüketiminin ve evlilik birliğinin sarsılmasına yol açan olayların Türk Medeni Kanunu’nun 163. maddesine göre “haysiyetsiz hayat sürme” ağır kusuru olduğuna karar veren mahkeme, 12.500 TL manevi olmak üzere 27.500 TL tazminata hükmetmiştir.
Boşanma sürecinde İzmir boşanma avukatı, müvekkilinin haklarını korumak ve hukuki sürecin adil bir şekilde ilerlemesini sağlamak için uzmanlık alanlarına odaklanır.