Çekişmeli boşanma davaları, eşler arasında uzlaşma sağlanamadığında başvurulan hukuki süreçtir. Türk Medeni Kanunu, çekişmeli boşanma davalarında eşlerin hangi durumlarda boşanma talep edebileceğini ayrıntılı bir şekilde düzenlemiştir. Bu yazımızda, çekişmeli boşanma davalarında sıkça karşılaşılan sebepler ve süreçler üzerinde durulacaktır.
Çekişmeli boşanma davası nasıl açılır hakkında hukuki destek almak için İzmir Boşanma Avukatı sayfamıza göz atabilirsiniz.
Şiddetli Geçimsizlik Nedeniyle Boşanma
Türk Medeni Kanunu’nun 166. maddesine göre, evlilik birliğinin temelinden sarsılması halinde eşlerden biri boşanma davası açabilir. Şiddetli geçimsizlik, evlilik birliğinin sarsılmasına yol açan önemli sebeplerden biridir. Eşlerin sürekli tartışma, iletişim eksikliği ve uyumsuzluk gibi nedenlerle evliliklerini sürdürememesi durumunda mahkeme, evlilik birliğinin devamının her iki taraf için de çekilmez olduğuna karar verir.
Terk Nedeniyle Boşanma
Terk, eşlerden birinin evlilik birliğinden doğan yükümlülüklerini yerine getirmemek amacıyla ortak konutu terk etmesi veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmemesi durumudur. Terk nedeniyle boşanma davası açılabilmesi için terk süresinin en az altı ay sürmüş olması ve bu durumun devam etmesi gerekmektedir. Ancak, terk sebebiyle boşanma davası açabilmek için Türk Medeni Kanunu’nun 164/2 maddesi kapsamında terk eden eşe ihtar gönderilmesi şarttır. İhtar, mahkeme aracılığıyla yapılmalıdır ve terk eden eşe iki ay içinde ortak konuta dönmesi gerektiğini bildirmelidir. Bu süre zarfında eşin ortak yaşama dönmemesi durumunda boşanma davası açma hakkı doğar. İhtar sürecinin hukuka uygun bir şekilde tamamlanması, mahkemenin davayı kabul etmesi açısından büyük önem taşır; bu yüzden ihtar gönderme sürecinde bir boşanma avukatı ile çalışılması faydalı olacaktır.
Zina Nedeniyle Boşanma
Zina, evlilik birliği devam ederken eşlerden birinin, başka bir kişiyle cinsel ilişkiye girmesidir. Türk Medeni Kanunu’nun 161. maddesi, zinayı mutlak bir boşanma sebebi olarak düzenlemiştir. Zina nedeniyle açılan davalarda, davacı eşin zina olayını ispat etmesi gerekmektedir. Zinanın ispatı konusunda otel kayıtları, mesajlaşmalar, baz istasyonu kayıtları gibi delillere ulaşmak büyük önem taşıyacaktır. Bu delillerin elde edilmesinde uzman bir boşanma avukatından destek alınmalıdır. Zinanın ispatlanması halinde, evlilik birliğinin temelden sarsılıp sarsılmadığına bakılmaksızın boşanma kararı verilir.
Hayata Kast, Pek Kötü Muamele ve Onur Kırıcı Davranış Nedeniyle Boşanma
Türk Medeni Kanunu’nun 162. maddesi, hayata kast, pek kötü muamele veya onur kırıcı davranışları boşanma sebebi olarak kabul etmektedir. Bu tür durumlarda, eşin hayatına kastedilmesi, eşe fiziksel şiddet uygulanması veya ağır hakaretlerde bulunulması gibi davranışlar söz konusudur. Bu durumların ispatı için hastane kayıtları, ilgili raporlar, tanık beyanları dosyaya sunulmalıdır. Mahkeme, bu tür bir davranışın varlığını tespit ettiğinde, evlilik birliğinin sürdürülmesinin diğer eş için çekilmez olduğuna karar verir.
Suç İşleme veya Haysiyetsiz Hayat Sürme Nedeniyle Boşanma
Eşlerden birinin küçük düşürücü bir suç işlemesi veya haysiyetsiz bir hayat sürmesi, boşanma sebebi olarak kabul edilmektedir. Suç işleme durumunda, işlenen suçun küçük düşürücü nitelikte olması gerekirken, haysiyetsiz hayat sürme durumunda ise toplumun genel ahlak ve değerlerine aykırı bir yaşam tarzının benimsenmiş olması gerekmektedir. Haysiyetsiz hayat sürmeye örnek olarak, evlilik birliği içinde başkalarıyla ilişki yaşamak, sürekli olarak ahlaka aykırı mekanlarda vakit geçirmek veya toplumda kötü şöhret kazanacak şekilde davranışlarda bulunmak gösterilebilir. Bu tür davranışlar, evlilik birliğini temelden sarsan unsurlar olarak değerlendirilir.
Akıl Hastalığı Sebebiyle Boşanma
Türk Medeni Kanunu, eşlerden birinin akıl hastalığına yakalanması ve bu hastalığın evlilik birliğini sürdürülemez hale getirmesi durumunda boşanma davası açılabileceğini düzenlemektedir. Ancak, bu tür bir dava açılabilmesi için hastalığın geçici değil, kalıcı bir nitelik taşıması ve resmi sağlık raporuyla belgelenmesi gerekmektedir.
Çekişmeli Boşanma Ne Kadar Sürer?
Çekişmeli boşanma davalarının süresi, davanın karmaşıklığına, tarafların iddialarına ve sunulan delillere bağlı olarak değişkenlik göstermektedir. Genel olarak, bu tür davalar birkaç ay ile birkaç yıl arasında sonuçlanabilir. Mahkeme, tarafların iddialarını ve delillerini dikkate alarak karar verir.
Çekişmeli Boşanma Davası Nasıl Açılır?
Çekişmeli boşanma davası açmak isteyen eş, öncelikle boşanma dilekçesini hazırlayarak boşanma davasında yetkili mahkeme olan aile mahkemesine başvurmalıdır. Dilekçede boşanma sebepleri, talepler ve varsa deliller ayrıntılı bir şekilde belirtilmelidir. Dilekçenin hazırlanmasında, boşanma sebeplerinin açık ve anlaşılır bir şekilde belirtilmesi, somut delillerle desteklenmesi ve yasal dayanakların eksiksiz bir şekilde sunulması önemlidir. Bu aşamada bir çekişmeli boşanma avukatıyla çalışmak, dilekçenin doğru ve eksiksiz bir şekilde hazırlanmasına yardımcı olacaktır.
Çekişmeli Boşanmada Avukatın Önemi
Çekişmeli boşanma davalarında, hukuki bilgi ve tecrübe gerektiren süreçlerin yönetilmesi açısından avukatın rolü büyüktür. Çekişmeli boşanma avukatı, müvekkilin haklarını koruyarak, en iyi sonucun elde edilmesi için gerekli bilgi ve belgeleri toplar, delilleri düzenler, gerekli prosedürün yürütülmesi ve takibini sağlar. Bu süreçte, hukuki danışmanlık ve temsil hizmeti, davanın daha hızlı ve etkin bir şekilde sonuçlanmasına katkı sağlar.
Çekişmeli Boşanmada Deliller
Çekişmeli boşanma davalarında, tarafların iddialarını ispatlaması gerekmektedir. Bu kapsamda, tanık ifadeleri, yazılı belgeler, fotoğraflar ve varsa video kayıtları gibi deliller önemli rol oynar. Delillerin hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş olması, mahkeme tarafından dikkate alınması açısından önemlidir. Hukuka aykırı olarak elde edilmiş deliller, Anayasa’nın 36. maddesi ve Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 189. maddesi gereğince mahkeme tarafından dikkate alınamaz. Örneğin, bir kişinin izni olmadan yapılan telefon dinlemeleri veya özel bir mekânda izinsiz olarak alınan ses ve görüntü kayıtları hukuka aykırı delil niteliğindedir. Bu tür deliller, adil yargılanma hakkının ihlaline yol açar ve hukukun üstünlüğü ilkesine aykırıdır.
Sonuç
Çekişmeli boşanma davaları, karmaşık ve duygusal olarak zorlu süreçlerdir. Bu tür davalarda, hukuki bilgi ve tecrübe büyük önem taşır. Tarafların haklarını koruyarak en iyi sonuca ulaşabilmesi için uzman bir avukatın desteği önemlidir. İzmir boşanma avukatı olarak bu süreçte müvekkillerimize profesyonel hukuki hizmet sağlamaktayız.
Diğer yazılarımıza göz atmak için blog sayfamıza göz atabilirsiniz.
Yazar: Stj. Av. Fırat Emre ÇELEBİ
Sosyal Medyada Bizi Takip edin
https://www.facebook.com/kapitalhukuk