Bu yazımızda emeklilikte yaşa takılanlar yasasından faydalanmanın yolları anlatılacaktır.
Kamuoyunda merakla beklenen emeklilik için yaş şartını düzenleyen yasanın içeriği açıklanmış olup bu yasa kapsamında yaklaşık 2.5 milyon vatandaşın emekli olması beklenmektedir. Söz konusu yasanın detayları 28.12.2022 tarihli basın toplantısı ile bizzat Cumhurbaşkan’ı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanmıştır. Yapılan açıklamaya göre 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigortalı çalışmaya başlayanlardan prim günü ve sigortalılık süresi şartını yerine getirenler yaşa bakılmaksızın emekli olabilecektir. SSK, BAĞ-KUR veya Emekli Sandığı ayrımı olmaksızın bu statülerde 8 Eylül 1999 tarihinden önce sigortalı olarak çalışmaya başlayan herkes EYT kapsamında yer alıyor. Ancak prim günü ve sigortalılık çalışma süresi durumunda farklılıklar ortaya çıkmaktadır. Şöyle ki ;
- SSK’lı olarak çalışanlar için 5000 prim günü, kadınlarda 20 yıl, erkeklerde 25 yıl sigortalılık süresi şartının sağlanması,
- BAĞ-KUR ve Emekli Sandığına bağlı çalışanların ise kadınlarda 20 tam yıl sigortalılık ve 7200 prim günü, erkeklerde 25 tam yıl sigortalılık ve 9000 prim günü şartlarının sağlanması gerekir.
EYT yasası henüz yürürlüğe girmiş değildir. Yasanın TBMM’de kabul edilmesinin ardından Resmi Gazete’de yayınlanmasıyla birlikte yürürlüğe girecek olup bu tarihin 2023 yılının ocak ayı içinde olması beklenmektedir.
PRİM GÜNÜ EKSİK OLANLAR NE YAPMALI?
Sigortalılık başlangıç tarihi 08.09.1999 tarihi öncesi olup da prim gün sayısı eksik olanlar söz konusu günleri tamamlamak için hizmet borçlanması yapabilmektedir. Hizmet borçlanması yapılabilecek durumlardan bazıları şöyledir:
- Askerlik Süresi
- Kanunları gereği verilen ücretsiz doğum ya da analık izni süreleri ile 4/a kapsamındaki sigortalı kadının analık borçlanması
- Sigortalı olmaksızın doktora öğrenimi veya tıpta uzmanlık için yurtiçinde veya yurtdışında geçirdikleri normal doktora veya uzmanlık öğrenim süreler
- 4857 sayılı Kanuna göre kısmi süreli iş sözleşmesi ile çalışan sigortalıların, kısmi süreli çalıştıkları aylara ait eksik süreleri
- Yurt dışında geçen hizmet süreleri
- Kanuni grev ve lokavtta geçen süreler gibi.
EYT YASASINDAN YARARLANMAK İÇİN GEÇMİŞE DÖNÜK DAVA AÇILABLİR Mİ?
EYT yasasından faydalanmak isteyip de prim günü eksik olan veya eyt yasası şartı olan 08.09.1999 öncesi çalışması olmasına rağmen sigorta başlangıç tarihi daha sonraki bir tarih bildirilenler çözüm arayışına girmiş bulunmakta. Bu durumda hizmet tespit davası gündemi gelmektedir.
Hizmet tespit davası 5510 sayılı Kanun’un 86. Maddesinin dokuzuncu fıkrasına göre; “Aylık prim ve hizmet belgesi veya muhtasar ve prim hizmet beyannamesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilâm ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınır” denilerek açıklanmıştır. Buna göre ; Sosyal Güvenlik Kurumuna hizmet süreleri hiç bildirilmeyen veya eksik bildirilen, sürekli çalışmasına rağmen işe giriş çıkış yaptırılan, SGK girişleri geç yaptırılan veya sigortasız çalıştırılan işçiler, çalıştıklarını, hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak tespit yaptırabilirler. Hizmet tespiti davasında, davacının sigortalılığını ortaya koyan iş sözleşmesine bağlı çalıştığı ispat edilmelidir.
HİZMET TESPİT DAVALARINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE VAR MI ?
Hizmet tespit davalarında hak düşürücü süre söz konusudur. İşçi veya ölümü halinde hak sahipleri, hizmet tespit davasının, hizmetin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak açması gerekir. Kanunda belirtilen bu süre, hak düşürücü süre olup, bu süre geçtikten sonra açılan davalar kabul edilmez. Ancak birkaç istisna durumunda hak düşürücü süre dikkate alınmaz. Peki bu istisnai durumlar nelerdir?
İşverence, usulüne uygun olarak Kuruma verilmiş bulunan İşe giriş bildirgesi, aylık prim bildirgeleri, dönem bordroları olan sigortalı ile ilgili belgeler hak düşürücü süreyi başlatmadığı gibi; çalışmanın Kurumun yetkili elemanlarınca Kurum müfettiş tutanak veya raporları, ölçümleme belge ekleri veya Kurum yetkili elemanlarının sigortalıya ilişkin düzenledikleri belgeler tespit edildiği durumlarda da, hak düşürücü süre söz konusu olamaz.
HİZMET TESPİT DAVASI AÇMADAN ÖNCE SGK’YA BAŞVURU YAPILMASI ZORUNLU MUDUR?
7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 4. Maddesine göre “ 31/5/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna başvurulması zorunludur.” denilerek Sosyal Güvenlik Kurumu’na karşı açılacak davalarda, dava açmadan önce kuruma başvuru zorunluluğu getirmiş, hizmet tespit davalarını ise bu şartın dışında tutmuştur.
-Dava açılmadan önce kuruma başvuru zorunluluğu bulunan sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası nedir ve nasıl açılır?
Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası hizmet tespit davası türlerinden biridir. Kişinin sigortalı olarak ilk kez çalışmaya başladığı tarihin tespiti istemine dayanmakta olup toplumda bir günlük sigorta davası olarak da bilinmektedir. Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davası ile diğer hizmet tespit davaları arasında farklılıklar bulunmaktadır:
-Hizmet tespiti davasında bahsi geçen çalışmalar işverence Kurum’a bildirilmeyen veya Kurumca tespit edilemeyen belli bir döneme ilişkin çalışmalar olup sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında ise ilk işe giriş bildirgesinin üzerinde yazılı olan çalışmaya başlama tarihinin tespiti ile ilgilidir.
-Hizmet tespit davalarında işveren davalı olarak, Kurum ise feri müdahil olarak yer almaktayken, sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında ise Kurum davalı olarak yer almaktadır.
-7036 Sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’na göre Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce Kuruma başvuru zorunlu tutulmuş ancak hizmet tespit davaları ise bu şartın dışında tutulmuştur. Sigortalılık başlangıç tarihinin tespiti davasında ise Kurum’a başvuru zorunlu tutulmuş olup başvuru sonucunda talebin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması gerekmektedir. Diğer kanunlarda öngörülen süreler saklı kalmak kaydıyla yapılan başvuruya altmış gün içinde Kurumca cevap verilmezse talep reddedilmiş sayılır.
HİZMET TESPİT DAVASINDA YETKİLİ VE GÖREVLİ MAHKEME HANGİSİDİR?
Hizmet tespiti davası 5510 sayılı Kanunun 101. maddesi gereğince iş mahkemelerinde açılır . Hizmet tespiti davası, davalılardan birisinin ikametgahı veya işçinin işyerinin bulunduğu yer bu dava açısından yetkilidir
Hizmet tespiti davasında davalı olarak sadece işveren gösterilmekte olup, Sosyal Güvenlik Kurumu’na dava ihbar edilecektir. Kurum ihbar üzerine fer’i müdahil olarak davaya katılacaktır.
Hizmet tespit davası ile ilgili emsal kararlar
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2016/10-2343 Esas,2020/560 Karar ve 9.7.2020 Tarihli kararı:
“ İşverenin, çalıştırmış olduğu sigortalılara ait hangi belgeleri Kuruma vermesi gerektiği 506 Sayılı Kanun’un 79. maddesinin 1. fıkrasında açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliğinde işverence verilecek belgeler düzenlenmiştir. Bunlar, aylık sigorta primleri bildirgesi, dört aylık sigorta primleri bordrosu, sigortalı hesap fişi vs.dir. Yönetmelikte sayılan bu belgelerden birisinin dahi verilmiş olması hâlinde artık Kanun’un 79. maddesinin 10. fıkrasında yer alan hak düşürücü süreden söz edilemez. Yargıtay uygulamasında anılan maddenin yorumu geniş tutulmakta; eğer sayılan belgelerden birisi işveren tarafından verilmişse burada Kurumun işçinin çalışmasından haberdar olduğu ve artık hizmet tespiti davası için hak düşürücü sürenin varlığından söz edilemeyeceği kabul edilmektedir. “
Hizmet tespit davası için ofisimizde İş Hukukunda uzman avukatlarımızdan destek alabilirsiniz .
Avukat İzmir olarak, hukuki konularda size rehberlik etmek ve sorularınıza cevap vermek için buradayız. Diğer yazılarımıza göz atmak için linke tıklayabilirsiniz.
Av. Ruken KAYA KESKİN
Av. Harun Ümit EREN