Bu yazımızda sit alanı ilanı kararı, bu kararın etkileri ve sit alanı kararına karşı idari yollardan itiraz ve iptal süreçleri ele alınacaktır.
SİT ALANI NEDİR?
Sit alanı; devlet tarafından kamu yararı gözetilerek koruma altına alınan ve bu alanlarda yapılaşmaya, değişime izin verilmeyen, korunması gereken alanlara denilmektedir.
Sit alanı ilan kararı, alanın hukuki statünü değiştiren birel koşul işlemi olarak da nitelendirilmektedir.
SİT ALANLARININ SINIFLANDIRILMASI NASIL OLUR?
Sit alanları, koruma altına alınan kültür ve tabiat değerleri topluluğunun niteliklerine göre farklı olarak adlandırılmaktadırlar.
Sit alanları doğal sit, arkeolojik sit, kentsel sit, tarihi sit ve kentsel arkeolojik sit alanı olarak sınıflandırılır.
Sit ilan edilen bölgede imar, madencilik, planlama, ulaşım, turizm vb. hemen her alanda kısıtlama getiren kurallar söz konusu olup, konulan sit alanının kaldırılması ya da derecesinin değiştirilmesi gibi işlemlere dava açılması mümkün olduğu gibi sit nedeniyle tesis edilen olumsuz işlemlerin de iptali mümkündür.
SİT ALANI İLANI KARARININ UNSURLARI NELERDİR?
Sit alanı olarak ilan etme işlemi, karara konu alanda bulunan taşınmazların statüsünü değiştiren bir etkiye sahip olduğundan ve kısıtlama sonucu doğurduğundan, alınan kararın hukuka uygunluğunun sağlanması karar mercileri bakımından zorunluluktur.
Kanun koyucu sit alanı ilan kararında, hangi durumlarda sit alanı ilan edileceğini, kararın konusunu, karar alma sürecinde geçerli kuralları, karara karşı itiraz yolunu ve kararın amacının ne olduğunu düzenlemektedir.
SİT ALANI İLANINDA YETKİLİ İDARE NERESİDİR?
Kanun koyucu, sit alanı ilan kararında yetkili idare olarak Kültür ve Turizm Bakanlığını belirlemiştir. Ayrıca sürecinin belirlenmesi, kontrol edilmesi ve yönlendirilmesi konusunda özerk yapılı idari birimler kurulması bir gereklilik olarak görülmüş; bu nedenle sit alanı ilanı yönünde karar alma yetkisi Koruma Bölge Kurullarına tanınmıştır.
Böylelikle, alanı ilan edilmesine yönelik bir gündem, Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından gerçekleştirilecek bilimsel, teknik ve idari çalışmalara bağlı olarak ortaya çıkmaktadır.
SİT ALANI İLANINDA USUL NASILDIR?
Sit alanı ilanı kararında uyulması gereken özel bir usul kuralı düzenlenmemiştir. Yalnızca sit alanı ilan edilecek bölgenin gerçekten kanunda yer alan sit tanımına uygun olup olmadığına ilişkin araştırma ve tespitlerin yapılması gerekmektedir.
SİT ALANININ KONUSU NEDİR?
Sit alanı ilan kararı, sınırları belirlenmiş alanda bulunan kültür ve tabiat varlığı niteliğine sahip olan ya da olmayan taşınmazların bir bütün olarak, özel bir statüye alınması sonucunu doğurur. Sit alanı ilan kararının konusu, sınırları belirlenen alanın taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarını koruma mevzuatına tabi hale getirilmesidir.
AMAÇ NEDİR?
Sit alanı ilan edilmesi yönündeki idari işlemin amacı, kültür ve tabiat varlığı niteliğini haiz taşınmazların korunması gerekliliği ve diğer idari işlemlerde de olduğu gibi, kamu yararının sağlanmasıdır.
HUKUKA AYKIRI SİT ALANI KARARI MÜMKÜN MÜDÜR?
Sit alanı ilan kararı, alan ölçeğinde koruma gerçekleştirmek suretiyle kamu yararının gerçekleştirilmesini amaç edindiğinden, bu amacın sınırlarının aşılması ya da başka bir amaç güdülmesi, sit alanı ilan kararını hukuka aykırı hale getirecektir.
SİT ALANI İLANI KARARININ HUKUKİ NİTELİĞİ NEDİR?
Sit alanı ilan kararı, birel nitelikli ve sınırları belirlenmiş bir alanın sit alanı olarak ilan edilmesine yönelik bir irade açıklamasıdır.
Sınırları belirlenmiş bulunan alan, özel bir statüye kavuşmakta ve kültür ve tabiat varlığı topluluğunun korunabilmesini sağlamaya yönelik olarak özel bir hukuki statü oluşturulması sağlanmaktadır.
SİT ALANI İLANI KARARININ SONUÇLARI NELERDİR?
Sit alanı ilan kararı taşınmazların hukuki niteliğini değiştiren bir karardır. Sit alanında mülkiyet hakkı bulunan kişilere bir yandan muafiyet getirilirken, diğer yandan mülkiyet hakkı üzerinde bazı kısıtlamalar ortaya çıkabilmektedir.
İMAR DURUMU VE PLAN UYGULAMALARI ÜZERINDEKI ETKİLERİ
Sit alanı ilan edilmesiyle birlikte, alanın hukuki statüsü değişmiş olduğundan, imar planlarının ve imar durumunun yeni statüye göre değerlendirilmesi ve gözden geçirilmesi gerekir.
Sit alanı ilan kararı, eski statüye göre hazırlanmış bulunan her ölçekteki plan uygulamasının durduran bir etkiye sahiptir(KTVKK m.17/a).
İMAR PLANLARINDA VE İNŞAAT RUHSATINDA DEĞİŞİKLİK
Sit alanı ilan edilen yerlere ilişkin imar planları hükümsüz hale gelmektedir. Ayrıca su basman seviyesine ulaşmamış bulunan yapılaşmalarda inşaat ruhsatı iptal edilecektir. (KTVKK m.17/a)
İZİNSİZ FİZİKİ İNŞAİ MÜDAHALEDE YAPTIRIM VE KULLANIM TÜRÜNÜN DEĞİŞTİRİLMESİ YASAĞI
Sit alanında fiziki ve inşai müdahalelerde izin alınması zorunluluğu doğmaktadır. Bununla birlikte, alanın yeniden kullanıma açılması ya da yeni bir kullanım getirilmesi ancak koruma bölge kurulundan izin alınması durumunda mümkün olmaktadır.(KTVKK m.9).
MUFİYET
Sit alanı ilan edilen yerlerden, doğal ve arkeolojik sit alanı ilan edilmiş olması nedeniyle kesin inşaat yasağı getirilen alanlar, her türlü resim, vergi ve harçtan muaftır(KTVKK m.21/I).
İMARA İZİN VERİLMEYEN SİT ALANLARI
Yeni yapılaşmaya, hatta yapılaşmaya izin verilip verilmeyeceğinin belirlenmesinde alanın sit statüsünün hangi tür ve derecede olduğu etkili olacaktır.
Birinci derece arkeolojik ve birinci derece doğal sit alanlarında kesin yapılaşma yasağı bulunduğundan, bu niteliklere sahip alanlarda, su basman seviyesine gelinmiş olsa dahi inşaatın devamına izin verilmesini istemek mümkün değildir.
SİT ALANI KARARINA KARŞI İTİRAZ NASIL YAPILIR?
Sit alanı ilan edilmesi yönünde alınan kararlar, sit alanı ilan edilen bölgenin hukuki niteliğini tamamen değiştirdiğinden bu karara karşı idari itiraz yolu öngörülmüştür.
Sit alanı ilan edilmesi kararına karşı ilgili idareler, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kuruluna, 60 gün içerisinde itiraz edebilme imkanına sahiptir (KTVKK m.61).
Sit alanı ilan kararına karşı itiraz edebilecek idareler, sit alanı ilan edilen yerde planlama yetkisine sahip idarelerle valiliklerdir.
Sit alanı ilan edilen alanda planlama yetkisine sahip idarelere ek olarak, özel kanunlarda imar yetkisi tanınmış idareler de olabilir.
İtiraz yoluna başvurulabilmesi için, planlama yetkisine sahip idarelerin bu yetkilerinin sit alanı ilan edilen bölgeye ilişkin olması şarttır. İtiraz Koruma Yüksek Kurulunca incelenerek en geç 3 ay içerisinde karara bağlanacaktır.
İtirazların 3 ay içerisinde görüşülmemesi itirazın zımnen reddedildiği şeklinde yorumlanacağından, itiraz ardından iptal davası açma süresi, 3 aylık sürenin bitiminden itibaren kaldığı yerden işlemeye devam edecektir.
SİT ALANI KARARLARINA KARŞI İPTAL DAVASI NASIL AÇILIR?
Taşınmazın sit alanı olarak tescili halinde ilgililere kararın tebliğ edilmesi gereklidir.
Taşınmazın sit alanı olarak ilan edilmesi, sit alanı derecesinin değiştirilmesi, koruma kararlan gibi mülkiyet hakkini sınırlayan koruma kurulu kararlarına karşı itiraz edilebilir ve 60 gün içerisinde dava açılabilir.
Eğer ki sit ilanından itibaren 60 günlük süre geçmediyse iptal davası açılabilmesi için idareye başvuru zorunluluğu bulunmamaktadır.
Ancak eğer ilandan ve askıdan itibaren 60 günlük süre geçmiş ise ve sit şartlarının artık oluşmadığını düşünmekteyseniz bu durumda güncel durumu izah eder dilekçe ile idareye başvuru yaptıktan sonra gelen ret cevabı üzerine dava açmanız gerekmektedir.
İptal davası açmadan önce sit kararı veya sit derece değişikliği için idari işlemin kaldırılması, geri alınması, değiştirilmesi veya yeni bir işlem yapılması için üst makama, üst makam yoksa da işlemi yapmış olan kurula idari dava açma süresi içerisinde talepte bulunulabilmektedir.
Başvuru yapıldığı koşulda dava açma süresi duracaktır. Eğer idare 3 ay içerisinde cevap vermez veya talebi reddederse iptal davası açma süresi başlayacağından ve idareye başvuru yapılmasına kadar geçen süreler de dikkate alınacağından 60 günlük süreyi dikkate alarak iptal davası açılması gerekmektedir.
İPTAL DAVASINI KİM AÇABİLİR ?
Sit alanı ilanı kararına karşı dava açılması için, idari davalarada aranan koşul olan kişi menfaatinin bulunması gerektiği kabul edilmektedir. Menfaat ihlali kavramı açılacak davada oldukça büyük bir öneme sahiptir.
Menfaat iddiasının, davanın açıldığı sırada ve devamı süresince var olması gerekmektedir. İptal davası açabilmek için bir hakkın ihlal edilmesi koşulu değil, idari yargılama hukukuna özgü bir ehliyet kuralı olan menfaat ihlali yeterli sayılmıştır. Bu menfaatin dava konusu işlemle davacı arasında kurulan meşru, güncel ve kişisel bir menfaat olması gerekmektedir.
MENFAAT İLGİLİSİ NASIL TESPİT EDİLİR?
Menfaat ihlalini oluşturan durumlar spesifik olarak belli olmamakla birlikte, Danıştay içtihatları incelendiğinde, Koruma Kurulları’nın idari işlemlerine karşı açılacak iptal davaları için menfaat ihlali kavramı daha geniş yorumlanmaktadır.
Örnek olarak; Danıştay kararlarında, dava konusu işlemin konusunu oluşturan varlığın korunması amacıyla açılan davalarda, kamu yararı baskın olduğundan ehliyet geniş yorumlanmakta diğer yandan; bireysel menfaat sağlanan ilişkileri devam ettirmek gibi kişisel amaçlarla koruma işlemlerinin iptalinin talep edildiği davalarda ise ehliyet daha dar kapsamlı olarak kabul edilmektedir.
SONUÇ
Taşınmaz kültür ve tabiat varlıklarının korunmasına yönelik alınan tedbirlerden olan sit alanı ilan kararları niteliklerine göre doğal sit, arkeolojik sit, kentsel sit, tarihi sit ve kentsel arkeolojik sit olarak farklı isimlerle adlandırılmaktadır.
Sit alanı ilan edilmesi kararına karşı ilgili idareler, Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yüksek Kuruluna, altmış gün içerisinde itiraz edebilme imkânına sahiptir(KTVKK m.61). Sit alanı ilan kararına karşı itiraz edebilecek idareler, sit alanı ilan edilen yerde planlama yetkisine sahip idarelerle valiliklerdir.
Sit alanı ilanı kararı mülkiyet hakkı sahibine gerek muafiyet sağlamakta gerekse yükümlülükler meydan getirmektedir.
Sit alanı tescilinin ardından her menfaat ilgilisi sit alanı ilanı kararına karşı iptal davası açabilmektedir. İdari yargının prensiplerinden olan menfaat ihlali prensibi ile dava açacak kişiler bakımından menfaat geniş yorumlanmakta ve dava açma hakkı menfaat ihlali iddiasında bulunan tüm kişilere tanınmaktadır.
Menfaat iddiasında bulunan kişilerce açılacak olan iptal davasının ise sit alına ilanına itiraz edilmesinin ardından, Azami 3 ay içinde verilecek olan itirazın reddi kararının tarafa tebliğinden itibaren 60 günlük süre içinde açılması gerekmektedir.
İzmir en iyi avukat olarak, hukuki konularda size rehberlik etmek ve sorularınıza cevap vermek için buradayız. Diğer yazılarımıza göz atmak için linke tıklayabilirsiniz.
Yaz Stajyeri Betül AKKURT
Av. Bahadır Gökhan KAYA
Sosyal Medyada Bizi Takip edin
https://www.facebook.com/kapitalhukuk