BOŞANMADA MAL PAYLAŞIMI NEDİR?

Boşanmada mal paylaşımı, evlilik süresince edinilen malların, boşanma sonrasında eşler arasında adil bir şekilde bölüşülmesini ifade eder. Türk Medeni Kanunu’na göre, eşler arasında yasal mal rejimi olan edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanır. Bu rejime göre, evlilik süresince elde edilen tüm malvarlığı değerleri, boşanma sonrasında eşler arasında yarı yarıya paylaşılır.

Boşanmada mal paylaşımı davaları konusunda hukuki destek almak için İzmir Boşanma Avukatı hizmetimizden faydalanabilirsiniz.

Boşanmada Mal Paylaşımı Nasıl Yapılır?

Boşanmada mal paylaşımı, eşlerin mal rejimine göre gerçekleştirilir. Türkiye’de en yaygın uygulanan mal rejimi, edinilmiş mallara katılma rejimidir. Bu rejime göre, evlilik süresince elde edilen edinilmiş mallar, boşanma halinde eşler arasında eşit olarak paylaşılır. Kişisel mallar ise, eşlerden her birinin kendi mülkiyetinde kalır. Kişisel mal sayılan unsurlar arasında, miras yoluyla elde edilen mallar, kişisel kullanım eşyaları ve manevi tazminat alacakları yer alır. Mal paylaşımı sürecinde, öncelikle eşlerin malvarlıkları tespit edilir, ardından bu malların kişisel mi yoksa edinilmiş mal mı olduğu belirlenir. Bu işlemlerin ardından, edinilmiş malların toplam değeri hesaplanarak, eşit şekilde paylaşım yapılır.

Bu süreçte dikkate alınması gereken önemli hususlar ve uygulama yöntemleri, Yargıtay kararları ile belirlenmiştir. Örneğin, Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 2017/7398 E., 2019/1337 K. sayılı ve 15.01.2019 tarihli kararında, eşler arasında edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen taşınmazların, hangi eşin adına kayıtlı olduğuna bakılmaksızın ortak edinilmiş mal sayıldığı ve eşlerin bu taşınmaz üzerindeki haklarının korunması gerektiği belirtilmiştir. Bu tür kararlar, mal paylaşımında adil bir uygulamanın sağlanmasına yardımcı olur.

Boşanmada Mal Paylaşımı Davası Açma Süresi (Zamanaşımı)

Boşanmada mal paylaşımı davası açma süresi, boşanma davasının kesinleşmesinden itibaren 1 yıldır. Bu süre içinde dava açılmaması halinde, mal paylaşımı talebi zamanaşımına uğrar ve dava açma hakkı kaybedilir. Bu nedenle, boşanma davasının kesinleşmesinin ardından mal paylaşımı talep etmek isteyen eşlerin, 1 yıllık süreyi geçirmemeleri gerekmektedir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin 2015/21375 E., 2016/9243 K. sayılı ve 30.06.2016 tarihli kararında, mal paylaşımı davasının zamanaşımı süresinin kesinlikle dikkate alınması gerektiği ve bu sürenin geçirilmesi durumunda talep hakkının kaybolacağı vurgulanmıştır. Bu tür kararlar, zamanaşımı süresine dikkat edilmesinin önemini bir kez daha ortaya koymaktadır.

Ziynet Alacağı Davası ve Mehir Alacağı Davası

Ziynet alacağı ve mehir alacağı davaları, boşanma sürecinde sıkça karşılaşılan hukuki meselelerdendir. Ziynet alacağı davalarında, evlilik sırasında takılan ziynet eşyalarının kime ait olduğunun belirlenmesi ve bu eşyaların iadesi talep edilir. Mehir alacağı ise, özellikle İslam hukuku kapsamında kadının kocasından almayı taahhüt ettiği miktarın ödenmesini konu alır. Bu tür davalar, taraflar arasında yapılan anlaşmaların ve yerel adetlerin göz önünde bulundurulması ile çözülür. Her iki davada da, deneyimli bir avukatın rehberliği, davaların etkin ve hak kaybı yaşanmadan sonuçlanması açısından önemlidir.

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 2017/9245 E., 2018/5923 K. sayılı ve 18.10.2018 tarihli kararında, ziynet alacağına ilişkin taleplerin, somut delillerle ispat edilmesi gerektiği ve bu tür davaların dikkatle ele alınarak sonuçlandırılması gerektiği belirtilmiştir. Bu tür kararlar, ziynet eşyalarının paylaşımında adil bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiğini vurgulamaktadır.

Evlilik ve Mal Ayrılığı Sözleşmesi Avukatı

Evlilik öncesinde veya evlilik süresince yapılan mal rejimi sözleşmeleri, ileride doğabilecek mal paylaşımı anlaşmazlıklarını önceden düzenlemek amacıyla yapılır. Bu sözleşmelerin hazırlanması ve taraflar arasında adil bir şekilde düzenlenmesi, uzman bir avukatın hukuki bilgi ve tecrübesi ile gerçekleştirilir. Evlilik ve mal ayrılığı sözleşmesi avukatı, tarafların istek ve beklentilerini hukuki çerçevede değerlendirerek, her iki tarafın da haklarını koruyan ve anlaşmazlıkları en aza indiren sözleşmeler hazırlar.

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin 2016/3528 E., 2017/7461 K. sayılı ve 05.06.2017 tarihli kararında, evlilik sözleşmelerinin tarafların özgür iradesiyle yapılması gerektiği ve bu sözleşmelerin hukuka uygun bir şekilde düzenlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu tür kararlar, evlilik ve mal ayrılığı sözleşmelerinin geçerliliği konusunda önemli bir referans noktasıdır.

Boşanmada Mal Paylaşımı Davası ve Avukatlık Hizmetleri

Boşanma süreci sadece duygusal ve psikolojik değil, aynı zamanda maddi boyutlarıyla da karmaşık bir süreçtir. Evlilik birliği içerisinde edinilen malların adil ve hukuka uygun şekilde paylaşılması, bu süreçte önemli bir yer tutar. Boşanmada mal paylaşımı davalarında, uzman bir avukattan destek almak, sürecin doğru ve etkin bir şekilde yönetilmesi açısından büyük önem taşır. Bu tür davalarda avukatlık hizmetleri; müvekkilin mal varlığının tespit edilmesi, mal rejimi türünün belirlenmesi, değer artış payı ve katılma alacağı hesaplarının yapılması ve dava sürecinin tüm aşamalarında müvekkilin haklarının korunması gibi konuları kapsar.

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi’nin 2018/4527 E., 2019/5421 K. sayılı ve 25.09.2019 tarihli kararında, mal paylaşımı davalarında avukatlık hizmetlerinin önemine vurgu yapılmış ve avukatların bu tür davalarda müvekkillerinin haklarını koruma konusundaki sorumluluklarına dikkat çekilmiştir. Bu tür kararlar, avukatlık hizmetlerinin mal paylaşımı davalarındaki rolünü bir kez daha teyit etmektedir.

Sonuç

Boşanma sürecinde mal paylaşımı, eşler arasında en çok tartışılan ve hukuki uyuşmazlıklara neden olan konulardan biridir. Bu süreçte, uzman bir avukattan destek almak, hem adil bir paylaşım sağlanması hem de yasal süreçlerin doğru ve etkin bir şekilde yürütülmesi açısından büyük önem taşır. Boşanmada mal paylaşımı davalarında, yasal mal rejiminin belirlenmesi, edinilmiş malların tespiti ve adil bir şekilde paylaşımı, zamanaşımı sürelerine dikkat edilmesi gibi hususlar kritik öneme sahiptir.

Ziynet ve mehir alacağı davaları, boşanma sürecinde maddi hakların korunması ve adil bir çözüm bulunması açısından önemlidir. Evlilik ve mal ayrılığı sözleşmeleri ise, evlilik öncesinde veya süresince yapılabilecek anlaşmazlıkları önleyici bir rol oynar.

Boşanma ve mal paylaşımı davalarının her aşamasında, Yargıtay kararları önemli bir rehber niteliğindedir ve adil bir çözümün sağlanmasında yol gösterici olur. Bu süreçte hukuki bilgi ve tecrübesi ile avukatların rehberliği, hak kayıplarını önlemek ve adil bir paylaşım sağlamak adına büyük bir gerekliliktir.

Boşanma sürecinde ve sonrasında mal paylaşımı ile ilgili tüm hukuki meselelerde, uzman avukatlardan destek almanız, haklarınızın korunması ve adil bir sonuca ulaşmanız açısından kritik öneme sahiptir. Unutulmamalıdır ki, doğru ve zamanında alınan hukuki danışmanlık hizmetleri, uzun vadede daha sağlıklı ve adil bir sonuca ulaşmanızı sağlar.

Diğer yazılarımıza göz atmak için linke tıklayabilirsiniz.

Av. Esin TOLU

Sosyal Medyada Bizi Takip edin

https://www.facebook.com/kapitalhukuk

https://www.instagram.com/kapitallegal/

https://tr.linkedin.com/company/kapi%CC%87tal-hukukv

Kapital Hukuk - İzmir Avukat & İzmir Hukuk Bürosu
Kapital Hukuk - İzmir Avukat & İzmir Hukuk Bürosu

Av. Harun Ümit Eren ve Av. Bahadır Gökhan Kaya’nın 2016 yılında kurmuş olduğu Kapital Hukuk Bürosu; değişen ve globalleşen dünyaya müvekkillerinin uyumlanmasını hedefler. Bünyesindeki avukatları, sigorta uzmanları ve icra ekibiyle, ticari faaliyetler için yurtiçi veya uluslararası alanda Ticaret Hukuku, İş Hukuku, Sigorta Hukuku, İcra-İflas Hukuku ve Vergi /SGK Hukuku alanlarında yoğunlaşarak daha kaliteli ve kapsamlı hizmet vermeyi hedefler.

Share on facebook
Facebook
Share on twitter
Twitter
Share on linkedin
LinkedIn
Share on email
Email

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İzmir Avukat İletişim & Telefon Numarası

Danışmak istediğiniz her konuda bize ulaşın!

BİZE ULAŞIN